31 Ocak tarihi, bu ülkede pek çok kişi tarafından, Kusel bölgesindeki Ulmet yakınlarında görevlerini yerine getirirken soğukkanlılıkla vurularak öldürülen iki genç polis memuru Yasmin ve Alexander ile ilişkilendirildiği için hafızalarda canlanmasına gerek yok. Bu olaydan üç yıl önceydi. Bu korkunç ve keyfi şiddet eyleminin anısı, aradan geçen bunca zamana rağmen Bölge Müdürü Dr. Theophil Gallo'nun hafızasından silinmiş değil.
"Saarpfalz bölgesinde özellikle bugünlerde Yasmin ve Alexander'ı hatırlamamız benim için çok önemli. Aradan bir on ya da yirmi yıl daha geçse bile, yaslı aileleri, dostlarını ya da polis teşkilatındaki meslektaşlarını teselli edecek hiçbir söz olmayacaktır. Ancak dışarıdan bakanlar ve sempati duyanlar olarak, polis memurlarının yaşamına ve çalışmalarına duyduğumuz saygıyı içsel tutumumuzla ifade edebiliriz. Onlar düzeni ve güvenliği sağlamak istediler ve birileri bundan hoşlanmadığı için Yasmin ve Alexander ölmek zorunda kaldı. Bu kabul edilemez bir durumdur ve öyle de kalacaktır. Aynı şey geçen yıl 31 Mayıs'ta Mannheim'da uğradığı bıçaklı saldırı sonucu ölümcül şekilde yaralanan genç polis memuru Rouven Laur için de geçerlidir. İçişleri Bakanı Reinhold Jost'un Saarland polis gücünü rahatlatmak için ek polis memurları alacağını açıklamasını memnuniyetle karşılıyorum. Hükümette siyasi sorumluluğu kimin taşıdığından bağımsız olarak, polisin iş kalitesini koruyabilmesi ve mevcut ve gelecekteki ihtiyaçları karşılayabilmesi için herkes elinden geleni yapmalıdır."